Diyanet ve Hadis Ayıklama Projesi

1 Yorum

www.islamikoru.com’un haberi

Bundan bir kaç ay önce ; Ali Eren Hoca Arifan dergisinde bir makalesinde ; 1994 senesinde yapılan  ‘skandal’ bir toplantıyı kaleme almıştı.
Toplantıya katılanlar arasında bugünkü diyanet işleri başkanı Mehmet Görmez’den tutunda ; Hayrettin Karaman ve Süleyman Ateş gibi reformist şahsiyetlerde yer almaktaydı.
Toplantının konusu ise ;  ‘Dinde Islahat (yenileme,düzenleme) Yapılması’ idi.
Toplantı aşağıdaki resimde göreceğiniz üzere 3 kısma ayrıldı ;  Kur’an,Hadis ve Fıkıh.Yenilikler ve düzenlemeler bu üç kategoride yapılacaktı.

 Toplantıda bulunup ; şuan da Diyanet İşleri Başkanlığı yapan ve öğrenimini ‘Hadis’ dalında yapan ‘Prof.Dr Mehmet Görmez’ göreve geldiği günden beri dilinden düşürmediği ‘Hadis’ projesini bizzat kendisi yönetmiş ve ‘400.000 hadis-i şerif ayıklanarak 20.000 hadis seçilmiştir.’

1994 yılında yapılan bu toplantıya katılanların fikir yapıları ve toplantının konusu göz önüne alındığında,bu hadis ayıklama projesi’nin başta ‘Dinler Arası Diyalog’ olmak üzere Feminizm’e de hizmet edeceği açık ve net.Toplantıya katılan Ankara İlahiyat’ın Profesörlerinden Salih Akdemir,söz konusu toplantıda söylediği şok sözler ile adeta toplantının tam bir skandal olduğunu açığa vurdu : “Kur’an’da da hatalar ve imla bozukluğu var. Hatta ben kısmen tashihe/düzeltmeye başladım. Çok anlam düzelmeleri oluyor.” 
Kur’an’da hata olduğunu söyleyecek kadar ileri giden bir zihniyete o toplantıda bulunan Ali Bulaç dışında hiç kimse karşı çıkmamıştır.Hatta bugün diyanet işleri başkanı olan Mehmet Görmez bile.

Tüm bu durumlar göz önüne alındığında bir çok şey aslında çözülmüş olacaktır. Daha fazla

İşte Size DİYALOG

1 Yorum

Batıda İslam dinine ve Peygamberimiz (S.A.V.)e hakaretler cezasız kalırken, hoşgörü ve diyalog projesi olan Antalya Dinler Bahçesindeki kilise ve sinagogta namaz kılmak sıradan hale geldi

ORADA BÖYLE

Batı ülkelerinde Müslümanlara hakaret etmek serbest. Din ve vicdan özgürlüğünü dillerinden düşürmeyen bu ülkeler İslam karşıtı her türlü faaliyete destek verip çanak tutuyor. Otobüs ve toplu taşıma duraklarına asılan İslam karşıtı afişlere, bildirilere kampanyalara ses çıkarmayan bu ülkelerde yasak olmayan tek şey var; o da İslam düşmanlığı. İslam’a savaş açanlar açıkça ödüllendiriliyor. Bu da İslam karşıtlığının yayılmasına neden oluyor. Burada dikkat çeken bir ayrıntı var; İslâm düşmanları daha çok cami simgesi üzerinden nefret kusuyor.
Sözde din ve vicdan özgürlüğünün olduğu Avrupa’da İslam’a yönelik her türlü hakaret serbest. “Müslümanların Masumiyeti” adlı provokasyon filmini çeken Mark Basseley Youssef’a herhangi bir ceza verilmezken, Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo’nun çizerine de herhangi cezai müeyyide uygulanmış değil. Daha önce Peygamber Efendimizle ilgili çirkin karikatürler çizen dergi ve karikatüristler içinde girişim de bulunulmadı. Müslümanlara karşı yürütülen ırkçı kampanya afiş dergi ve broşürler içinde yetkiler sessiz. Daha fazla

Maide Suresi 51.Ayet Tefsiri [Yahudi ve Hıristiyanları DOSTlar Edinmeyin.]

Yorum bırakın

Günümüzün en büyük fitnelerinden olan ‘Dinler Arası Diyalog’ mensuplarına ve taraftarlarına İTHAF Olunur.
www.islamikoru.com / İslâm’ın ve Ehl-i Sünnet’in Sanal KALESİ.

MAİDE SURESİ 51.AYET TEFSİRİ

AYETİN MEALİ ; ‘Ey iman edenler ! Yahudi ve Hristiyanları veliler (dostlar ve üstünüze hakimler) edinmeyin,çünkü (onlar)  birbirlerinin dostlarıdırlar.İçinizden kim onları dost edinirse,o da onlardandır.Şüphesiz ki Allah (düşmanlarıyla dostluk ederek müminlerere) zulmeden bir kavmi hidayet erdirmez.’

Bu ayet-i celile’nin iniş sebebi hakkında müfessirler (tefsir alimleri) ihtilâf etmişlerdir :

1.Alûsî tefsirinde İbni Cerir ve İbni Ebi Şeybe’nin Atiyye İbni Sa’d (Radıyallahu anh)dan rivayetlerine göre,Haris ibni Hazrec oğullarından Ubade İbni Samit (Radıyallahu Anh) Rasulüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)e gelerek : “Ya Rasulallah ! Benim Yahudilerden çok dostlarım var,fakat ben Yahudilerin dostluğundan uzaklaşarak Allah’ı ve Rasul’ünü dost ediniyorum” dedi.

Bunun üzerine münafıkların reisi olan Abdullah İbni Ubeyy’in : “Ben başıma gelecek belalardan korkan bir insanım,dostlarımın velayetinden (dostluğundan) beri olamam” demesi üzerine bu ayet indi.

2.İbni Kesir tefsirinde İmam-ı Süddî (Rahimehullah)dan rivayet edildiğine göre bu ayet-i celile iki kişi hakkında inmiştir.Şöyle ki Uhud vakasından sonra,insanlardan bir kısmı kâfirlerin kendilerine saldırmasından çok korktular.Bunun üzerine Müslümanlardan birisi : “Ben şu yahudiye gidip sığınarak onunla beraber Yahudi olacağım,belki bir hadise zuhur ettiğinde (meydana geldiğinde) bana faydası olur.” Dedi. Daha fazla

Mardin'de Diyalog Faaliyeti – Kilise İle Camii Bir Arada !

Yorum bırakın

Dinlerarası diyalog adı altında devam eden ifsad faaliyetleri tüm hızıyla sürüyor. Antalya’da açılan ‘Dinler Bahçesi’, Şanlıurfa’da düzenlenen ‘Hz. İbrahim’in Yolu Konferansları, Fransa’da açılan eşcinsel camii, ‘İbrahimi Dinler’ aldatmacası derken, şimdi de kilise ile cami ortak bir mekanda buluşturuluyor.

Dinler bahçesi meyve verdi

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Mardin Valiliği, Nusaybin Belediyesi, Çekül Vakfı ve Süryani cemaatince 12 yıl önce başlatılan ”İnanç Parkı Projesi” ile Mor Yakup Kilisesi ve Zeynelabidin Camii düzenlenerek ortak bir mekanda buluşturuluyor. Projenin amacı hiç de yabancı değil. Dinler, insanlar ve kültürler arasındaki barış, kardeşlik ve hoşgörüyü vurgulamak amacıyla geliştirilen proje kapsamında, çalışmalar aralıksız sürüyor. Kimse kilise ile caminin neden ortak bir bahçede buluşturulmak istendiğini sormuyor. Daha fazla

İmamlar İle Rahipler'in 'DOSTLUK ve BARIŞ MAÇI'

Yorum bırakın

بسم الله الرحمن الرحيم

Bismillâhirrahmanirrahim

Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dostlar edinmeyin. Onların bazısı, bazısının dostlarıdırlar. İçinizden kim onları dost edinirse şüphe yok ki, o da onlardandır. Muhakkak ki Allah o zalimleri hidayete, doğru yola iletmez. (Mâide Sûresi, 5:51)

Ayet açık ve net.Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyi,Yüce mevlamız ‘HARAM’ kıldı bizlere.Fakat gelin görün ki,bırakın cahil bir müslümanı,kendilerine imam denilen kendini bilmez ‘gavur hayranlığı ruhuna işlemiş kişiler’ Allah’a “İsa Allah’ın oğludur’ diyerek iftira eden cehennem kütüğü ‘rahipler’ ile ‘DOSTLUK VE BARIŞ’ maçı yapabiliyor.

Filistin’de,Çeçenistan’da,Irak’ta,Pakistan’da,Afganistan’da ve daha bir çok müslüman ülkelerinde katliam yapan gavurları,daha dün ‘sırpların süngüleri kendilerine dayanan’ Bosna-Hersek’li imamlar sot bildi ve barıştılar da maç yaptılar. Daha fazla

Sümela'ya 7 Milyon'luk Yatırım ! – İyi Niyet Taşları

Yorum bırakın

GAZZE’DE KATLİAM DEVAM EDERKEN ; BİRİLERİ GAVUR’A YARANMAYA DEVAM EDİYOR ! 

İşte söz konusu o haber ;

Sümela Manastırı’na ziyaretçi sayısının artırılması amacıyla 7 milyon liralık yatırım yapılıyor…

Halk arasında sıkça kullanılan bir söz vardır: “Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir.” Yaklaşık bir asır sonra ayinlere açılan Sümela Manastırı adeta cazibe merkezi haline getiriliyor. Sarp kayalıklara konuşlanmış vaziyetteki manastıra hatırı sayılır miktarda para harcanarak teleferik yapılıyor.

88 YILDAN SONRA AYİN YAPILMIŞTI Daha fazla

Kilise ve havraya 'mabed' şemsiyesi

Yorum bırakın

Millî Gazete ilginç ayrıntıyı açıklıyor… AB dayatması Büyükşehir Yasası’nda da kendini gösterdi… Yeni yasadaki “mabed” kelimesi ile artık Kilise ve Havra da Cami ile aynı muameleyi görecek… AB’nin uyarıları doğrultusunda 2005 yılında yayınlanan genelge ile okullarda, ‘cemaat, cihat, tevhid, medrese, mü’min, münafık’ gibi kelimeleri kapsayan 45 sözcüğü yasaklayan AKP iktidarı, Yeni Büyükşehir Belediye Yasası’na da ‘mabed’ kelimesini koydu. Daha önce de AB Uyum Yasaları çerçevesinde mevzuattan ‘cami’ ifadesi çıkarılmış yerine ‘ibadethane’ ifadesi konmuş; genelgelerin de desteğiyle apartman altı kiliselerin açılmasında ve misyonerlik faaliyetlerinde büyük bir artış gerçekleşmişti.

İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Bakanlar Kurulu Kararı ile TBMM’ye sevk edilerek kabul edilen ‘Büyükşehir Belediyesi Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da görenleri şaşkına çeviren ifadeler yer alıyor. Daha önce Büyükşehir Yasa Kanunu’nda olmayan ancak yapılan eklemelerle ‘mabet’ler kabul edilerek, bunlarla ilişkin bir dizi düzenleyici madde eklendiği ortaya çıktı. Daha fazla

İmam Hatiplere PAPAZ Sokacaklar

3 Yorum

Milli Eğitim Bakanlığı’nın İmam Hatip Liseleri’ne yönelik başlattığı yeni uygulamayla, Dinler Arası Diyalog söyleminin bir adımı daha hayata geçiyor. Bakanlık, İmam Hatip’lerde Dinler Tarihi dersine Hıristiyan rahip ve hahamların davet edilmesini ve gençlere ders verdirilmesini istedi. Böylece güya dinler arasındaki önyargıların ortadan kalkacağını savunan bakanlığın, dinler arası diyaloğun hizmetinde var gücüyle çalıştığı anlaşılıyor.

Misyonerlik bakanlık eliyle okullarda

Gençlere kendi okullarında rahip ve hahamlar aracılığıyla Hıristiyanlık ve Yahudilik propagandasına izin vermek, misyonerliğin de Bakanlık eliyle meşrulaştırılıp kamu kurumlarına kadar sokulması anlamına geliyor. Misyonerlik ve insanları etkileme konusunda kapsamlı bir psikolojik eğitim almış olan rahip ve hahamların, Müslüman gençler üzerinde yapacakları tahribatın nereye varacağını ise kimse önceden kestiremiyor. Daha fazla

İman Nedir ? Hakiki ve Muteber İman Nasıl Olur ?

Yorum bırakın

Bu yazı islamikoru.com tarafından Yahudiler ve Hristiyanlar Allah’a ve ahiret gününe inansa ve Hz.Muhammed’in ‘varlığını kabul etse ve ona yalancı demese,getirdiklerine uydurma demese’ cennete girerler’ diyen İlahiyat Profesörü Hayrettin Karaman’a ve bu görüşü savunanlara karşı hazırlanmıştır.

İman Nedir ?

İman ; lügatta ‘inanmak’ demektir.
Dini terim olarak ise ; inanılması gereken esasları kalp ile tasdik edip,dil ile tasdik ettiğini söylemektir.

İnanılması gereken esaslar nelerdir ? 

İnanılması gereken esaslar,temelde 6 tanedir.

  1. Allah’ın varlığına ve birliğine inanmak
  2. Meleklere inanmak
  3. Kitaplara inanmak
  4. Peygamberlere inanmak
  5. Ahiret gününe inanmak
  6. Kader ile kazaya ve hayır ile şerrin Allah’tan olduğuna inanmak

‘İman Etmek’ ve ‘Tasdik Etmek’ Tabirlerini Nasıl Anlamalıyız ?

İman etmek ; bir şeye ; varlığı,yokluğu,iyiliği,kötülüğü,doğruluğu,yanlışlığı vb. vasıflardan herhangi biriyle yada birkaçıyla beraber inanmaktır.
Mesela ; İmanın altı şartından birincisi olan ‘Allah’ın varlığına ve birliğine inanmak’ şartında inanılan vasıflar iki tanedir.Bunlar ; Allah’ın ‘varlığı’ ve ‘birliği’dir. 

Tasdik etmek ise ; kişinin iman ettiği şeyi,kalp ile doğrulaması ve bunu dili ile söylemesidir.Tasdik etmenin karşı konulamaz,doğal sonucu şudur ki ; tasdik eden,tasdik ettiğine tabi olup,onu savunmayı ve ona uymayı kabul etmiş olur.Çünkü insan fıtratı ; kalbinin ve aklının doğru bildiğini uygulamaya ve doğru bildiğine uymaya meyillidir.

Doğru tektir.Gerçekten doğruyu tasdik edenler,tasdik ettikleri şeyi fıtrat gereği savunduğu gibi,yanlış olan bir şeyin doğru olduğunu düşünenlerde,o kabul ettikleri doğru uğrunda savaşır ve inandıkları durumu savunur. Daha fazla

Yahudi'nin 'Diyalog' Oyunu

Yorum bırakın

Diyalog adı altında yükselen fitne projesine Yahudiler de sarıldı. Müslümanlara karşı ırkçı ve saldırgan tutumun alternatifi ve çok daha tehlikelisi ‘barışçıl’ görünme taktiği! ABD’de Diyalog Projesi isimli Yahudi derneğinin Başkanı Marcia Kannry, “Ben cihat yanlısı bir Yahudiyim” diyerek insanlara güya ‘cihadı anlatmak’ istediğini söylüyor.

Diyalog Projesi isimli Yahudi dernek, “Müslüman kardeşlerim” diyerek şaha kalkmış diyalog fitnesinin en tehlikeli ayağını oluşturuyor. Dost gibi görünmeye çalışarak Müslümanları yavaş yavaş dininden ödün vermeye sevketmeyi amaçlayan diyalog güruhunun son hamlesi sevimli görünme taktiği. ABD’nin New York şehrinde istasyonlarına asılan İslâm karşıtı ilana “Ben cihat yanlısı bir Yahudiyim” (!) gibi şok edici başlıklı bir karşı ilanla cevap veren The Dialogue Project (Diyalog Projesi) isimli Yahudi ‘diyalog derneği’nin Başkanı Marcia Kannry, “İnsanların çatışmak yerine diyalogu tercih etmesi gerekiyor” dedi. Marcia Kannry, “İslâm karşıtı reklâm yalnızca tahrik edici, bilgilendirici değil. Oysa bizim insanlara bilgi vermemiz gerekiyor. Ben de bu yüzden bu ilana karşı başka bir ilanla gerçek ‘cihadın’ ne olduğunu izah etmeye çalıştım” diye konuştu. 2001 yılında Filistin-İsrail arasındaki sorun ile yakından ilgilenmeye başlayan Kannry, gönüllülerin yardımıyla kurduğu diyalog merkezi vasıtasıyla Müslümanları yumuşatılmış bir İslâm algısına çekmeye çalışan plana aktif olarak girdiğini gösteriyor. Diyalog yoluyla birçok sorununun üstesinden gelinebileceğine inandığını belirten Kannry, üyeleri arasında farklı dinlere mensup insanların bulunduğunu anlattı.

ŞİMDİ MODA BARIŞÇIL GÖRÜNMEK!

Hazırladığı afişleri şu ana kadar 10 ayrı metro istasyonuna asan Kannry, elinden geldiğince insanların barış ve huzur içerisinde yaşamalarına katkıda bulanacağını belirtiyor. Amerikan Özgürlüğü Savunma Girişimi (AFDI) isimli Yahudi bir grubun hazırladığı afişlerde, “Barbarlar ve uygarlar arasındaki her savaşta, uygarları destekle. Cihad’ı yenmesi için İsrail’i destekle” ifadeleri yer alıyordu. Daha fazla

Older Entries