Şefaat Var mıdır ? (Delilleri İle Birlikte Şefaat)

Yorum bırakın

Şefaat konusu,Ehl-i sünnet (peygamber ve ashabının yolunu takip edenler) ile ehl-i bidat(peygamber ve ashabının yolundan sapanlar) arasında tartışma konusu olmuş bir meseledir.

Şefaat ; yardım etmek manasındadır.Dini terim olarak ise ; mahşer günü,günahlarından ötürü cehenneme girecek olan müslüman kimselere ; Allah’ın müsaadesiyle peygamberlerin,velilerin ve salih kimselerin vesile olması ve Allah’tan o kişinin affını dilemesidir.Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur ki ; şefaat edecek olan zat,Allah’ın izni olmadan kimseye şefaat edemez.Herşey Allah’ın izni iledir.

DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Riba / Faiz Tehlikesi -1- [Riba Nedir ? Riba ile Faiz Aynı mıdır ?]

1 Yorum

Riba / Faiz Tehlikesi -1- [Riba Nedir ? Riba ile Faiz Aynı mıdır ?]

Ribâ lugatta ; mutlak artmaktır.Şeriatta ise ; bir cinste olan malın ivaz (karşılık) ve mübadelesinde (bedel,takas),hükmi  olsa dahi,karşılıksız fazlalığı talep etmektir.Bu takdirde bütün bozuk alışverişler dahi ribanın tarifine dahil olur.Nitekim borcun geciktirilmesi sonucu alınan fazlalık,ivazsız (yani,karşılığı olmadığı halde,bir fazlalık)olduğundan bu tarife dahil olmuş olur.

Ribâ,Kur’an ve hadis ile yasaklanmıştır.Sübutû katî olduğu gibi,delili de katî dir.Faizi meşru gören yani helal sayan kafir olur. “Allah alışverişi helal,ribayı (faizi) haram kılmıştır” (bakara,275) mealindeki ayet-i kerimede,ribanın cinsi yasaklanmıştır. Daha fazla

Maide Suresi 51.Ayet Tefsiri [Yahudi ve Hıristiyanları DOSTlar Edinmeyin.]

Yorum bırakın

Günümüzün en büyük fitnelerinden olan ‘Dinler Arası Diyalog’ mensuplarına ve taraftarlarına İTHAF Olunur.
www.islamikoru.com / İslâm’ın ve Ehl-i Sünnet’in Sanal KALESİ.

MAİDE SURESİ 51.AYET TEFSİRİ

AYETİN MEALİ ; ‘Ey iman edenler ! Yahudi ve Hristiyanları veliler (dostlar ve üstünüze hakimler) edinmeyin,çünkü (onlar)  birbirlerinin dostlarıdırlar.İçinizden kim onları dost edinirse,o da onlardandır.Şüphesiz ki Allah (düşmanlarıyla dostluk ederek müminlerere) zulmeden bir kavmi hidayet erdirmez.’

Bu ayet-i celile’nin iniş sebebi hakkında müfessirler (tefsir alimleri) ihtilâf etmişlerdir :

1.Alûsî tefsirinde İbni Cerir ve İbni Ebi Şeybe’nin Atiyye İbni Sa’d (Radıyallahu anh)dan rivayetlerine göre,Haris ibni Hazrec oğullarından Ubade İbni Samit (Radıyallahu Anh) Rasulüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)e gelerek : “Ya Rasulallah ! Benim Yahudilerden çok dostlarım var,fakat ben Yahudilerin dostluğundan uzaklaşarak Allah’ı ve Rasul’ünü dost ediniyorum” dedi.

Bunun üzerine münafıkların reisi olan Abdullah İbni Ubeyy’in : “Ben başıma gelecek belalardan korkan bir insanım,dostlarımın velayetinden (dostluğundan) beri olamam” demesi üzerine bu ayet indi.

2.İbni Kesir tefsirinde İmam-ı Süddî (Rahimehullah)dan rivayet edildiğine göre bu ayet-i celile iki kişi hakkında inmiştir.Şöyle ki Uhud vakasından sonra,insanlardan bir kısmı kâfirlerin kendilerine saldırmasından çok korktular.Bunun üzerine Müslümanlardan birisi : “Ben şu yahudiye gidip sığınarak onunla beraber Yahudi olacağım,belki bir hadise zuhur ettiğinde (meydana geldiğinde) bana faydası olur.” Dedi. Daha fazla

Hadis İlimleri

Yorum bırakın

Hadis üzerine yapılan çalışmalar başlıca iki ilimde toplanır.

a-) Rivayetül Hadis İlmi
b-) Diyatül Hadis İlmi

Rivayetül Hadis ilmi,Peygamberimiz’in (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) hadislerini itinalı bir biçimde aktarmayı konu eder.Bir başka tabirle,bu ilim hadislerin ezberi demektir.Üstün zekalarıyla hadisleri ezberleyerek günümüze kadar ulaşmasını sağlayan bu büyüklerimizin başta hadis ilimleri olmak üzere sair dini ilimlere de çok büyük hizmetleri bulunmaktadır.

Dirayetül Hadis İlmi , ravi (hadisi nakleden) ve mervi’nin (nakledilen hadis) kabul veya red bakımından hallerini inceleyen bir ilimdir.Bu ilme ‘Usûlü Hadis’ veya ‘Mustalahül Hadis’de denmektedir.

Dirayetül Hadls ilmi,ravileri ve hadis metinlerini belli ölçülere göre inceleyen bir ilim olması cihetinden,çok geniş bir sahaya yayılmaktadır.

Ravi’nin ve hadis metinlerinin çeşitli yönlerini ele alıp inceleyen bu sahanın,başlıca en mühim ilimleri şunlardır.

1-) Hadis Ravileri İlmi Daha fazla

Ehl-i Kitap (Yahudi ve Hristiyan) Rasulüllah'a İtaat Etmek Zorundadır (Hadis Dersleri – 1)

1 Yorum

Hadis-i Şerif Dersleri – 1

Günümüzde çok sık kullanılan ve islam dünyasını yakından ilgilendiren bir ‘tehlike’ olan ‘dinler arası diyalog’ yanlısı ilahiyatçılar,yazarlar tarafından gerek makalelerde gerekse kitaplarda dile getirilen bir söylem ; “Ehl-i kitap ; Allah’a ve ahiret gününe inandıktan sonra,Rasulüllah’a (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) yalancı demese bu onların cennete girebilmeleri için yeterlidir.Rasulüllah’a itaat etmeleri (ona uymaları) şart değildir.”

Bu konuyu aydınlatacak bir hadis-i şerif ile doğruyu ortaya koyacağız.
Şunu belirtmek gerekir ki ; İslam’da ameli (ibadet ve yaşayış biçimi) konularda 4 hak mezhep vardır.Bu mezhepler Hanefi,Şafii,Hanbeli ve Maliki mezhepleridir.
Müctehid imamların,Kur’an ve hadislerden çıkardığı hükümler ile meydana gelen bu dört mezhep,ameleri konularda farklılıklar içermektedir.Allah’u Teala ; ictihatlarında isabet edene 2 sevap verirken,isabet edemeyenlere 1 sevep verir ve onunda ameli geçerli sayılır.Çünkü kaynak ; kur’an ve hadistir. Daha fazla

Abdestin Sünnetleri ve Müstehapları

Yorum bırakın

Abdestin Sünnetleri

  1. İlk olarak (temiz olan) elleri bileklere kadar yıkamak. (Eğer eller temiz değil ise,yıkamak farz olur)
  2. (Abdeste başlarken) besmele çekmek.
  3. Misvak kullanmak. (Misvak,arak denilen ağacın dalıdır.Bir kaç ağaç çeşidinden daha yapılabilir.Dişleri temizlemenin yanı sıra,faydaları çoktur.Kuvvetli bir sünnettir.)
  4. Ayrı sular ile ağzı ve burnu yıkamak. (Yani ağız ile burnu yıkar iken her defasında suyu yenilemek)
  5. Muhtar (seçilen) görüşe göre ; (sık olan) sakalı (bir avuç su ile altından el parmakları ile) hilallemek (aralamak).
  6. Parmakları hilallemek.Yani birbirlerine kenetlemek sureti ile hilallemek.
  7. Yıkamayı üçlemek. ( Ellerin,yüz ve kolların üç kere yıkanması gibi hadisi şeriflere binaen fakihler yıkamanın üçlü olmasının sünnet olduğuna ittifak etmişlerdir.Üç kere yıkamak vacip değildir.Çünkü Rasulüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) azaları birer kere de yıkamıştır.
  8. Niyet etmek. Daha fazla

Abdestin Farzları

Yorum bırakın

Abdestin Farzları

<< Ey İman edenler ! Namaz kılmaya kalktığınız zaman yüzlerinizi,dirseklerinize kadar ellerinizi ve başlarınızı mesh edip,topuklara kadar ayaklarınızı yıkayın.>>[1]
Abdestin farzı,üç azayı yıkamak,başı mesh etmektir.

1-Yüz (uzunluk olarak,normal başın) saç bitiminden çene altına kadar olan yeridir.(Genişlik olarak) iki kulak yumuşaklarının arasıdır.
Kulak ve sakal başı (yeni favori,faul) arasındaki kılsız yeri yıkamak da farz olur. — İmam Ebu Yusuf (Rahimahullah) buna muhalefet etmiştir.Ona göre sakal başı ile favori arasındaki kılsız yeri yıkamak farz değildir.

2- Dirseklere de dahil elleri (kolları) yıkamak farzdır.
3- Topuklar da dahil olmak üzere ayakları yıkamak farzdır.
4-Başın mesh [2] edilmesinde farz kılınan miktar,başın dörtte biridir.

[1] - Maide Suresi , 6.ayet
[2] - Mesh ; ıslak elin uzva sürülmesi demektir.Bu konuda geçen uzuv baştır.
Mülteka Tercümesi - Hüsameddin Vanlıoğlu

http://www.islamikoru.com

Hadis ve Sünnet'in Tarifi

Yorum bırakın

Hadis ve Sünnet’in Tarifi

HADİS :  Lügatta hadis ; yeni çıkan şey,haber ve söz anlamına gelir.
Istılahta ise ; Peygamberimizin (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) sözleri,fiilleri ve takrirleri demektir.Peygamberimizin (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) cismani ve ahlaki vasıflarını anlatan sözler de bu tarife dahildir.

SÜNNET : Lügatta sünnet ; iyi ya da kötü  yol ve adet anlamına gelir.
Istılahta ise,genelde hadisle müteradif (eş anlamlı) olarak kullanılır.Bazen de hakkında şer’i delil bulunan şey anlamına gelir ki mukabili bid’at’tir.

Hadis ilimlerinde,sünnet ile hadis aynı manada kullanılırlar.
Her ikisi de ;
– Kavli (Peygamberimizin (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) sözü)
-Fiili (Peygamberimizin (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) yaptığı iş)
– Takriri (Peygamberimizin (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) gördüğü bir işe karşı,susup ikrarda bulunarak o işe engel olmaması) olmak üzere üç kısma ayrılır.

Kaynak : İmam Birgivi – Usul-ü Hadis,Mütercim,Talha Alp/ Yasin Yayınevi



			

Fıkhın Tarifi,Faidesi ve Hükümleri

Yorum bırakın

بسم الله الرحمن الرحيم

FIKHIN TARİFİ : Lügat manada fıkıh,birşeyi anlayıp bilmektir.Fıkıh alimlerinin kullanımında ise fıkıh,tafsilatlı delillerden elde edilen amelle ilgili alakalı dini hükümleri bilmektir.

FIKHIN FAİDESİ : Dünya ahiret saadetine ermektir.Dünyada saadete nail olma,cehalet uçurumundan ilmin doruğuna ulaşmakla ve Allah’ın rızasına uygun şekilde amel yapmaya ve insanların lehine,aleyhine olan şeyleri (o insanlara) beyan etmeye güç getirmek ile gerçekleşir.Ahiret saadetine nail olmak ise,ebedi nimetlere mazhar olmakla gerçekleşir.

Herhangi bir ilme başlamadan önce o ilim hakkında tabilin (ilmi talep edenin) basiretli ve çalışmasında ciddiyet üzere olabilmesi için üç şeyi bilmesi gerekir.

  • Tarif (Tanım)
  • Mevzu (Konu)
  • Gâye (Amaç)

Yukarıda fıkıh ilminin faidesi ve tarifi yapıldı.Fıkıh ilminin konusu ise ; “Ya namaz gibi yapılması veya mal gasbetme gibi terkedilmesi istenen yada yemek yemek gibi serbest bırakılan mükelleflerin fiilidir.” Daha fazla